Sevgiyle merhabalar,
ZİA ONLINE dergisinin kıymetli okurları. Öncelikle, kadim bir şehir olan Hatay’dan hepinize en içten saygılarımı sunuyorum.
Özellikle, bu güzel sayıda sizlerle buluşmama vesile olan dostlarıma da teşekkürü borç biliyorum.
Bu yazımda, körlüğüm çerçevesinde yaşamımdan kesitleri bir sohbet tadında sizlerle paylaşmak istiyorum.
Görmeyen bir birey olarak, karşılaştığım zorluklardan, kendimce bulduğum çözüm yollarından, teknolojinin yaşamıma katkılarından ve erişilebilirlikten söz edeceğim.
Ben, 16 Haziran 1979 yılında Antakya’da dünyaya gelmişim.
Daha üç günlükken annem durumumu fark etmiş ve doktor gezmelerine başlamışız.
Neyse ki, karşımıza çıkan ileri görüşlü bir doktorun:
“Bu çocuğun gözleri düzelmez. Doktorlara boş yere para vermeyin. Bizlere vereceğiniz parayı bankada çocuğun adına yatırın ve geleceğini garanti altına alın” sözlerinden sonra ailem biraz rahatlamış.
Sokakta bazen çocuklar benimle alay etseler de genelde güzel bir çocukluk geçirdim.
10 yaşında Ankara Aydınlıkevler Körler Okulu’nda okula başladım.
O çocuk halimle:
Kardeşim okula evde başladığı halde beni neden uzağa gönderdiler? Düşüncesi bir süre beni yiyip bitirdi.
Lakin, zamanla alıştım.
Braille alfabesiyle tanıştım ve eğitimimi bu yazıyla tamamladım.
İlk ve ortaokulu burada tamamladıktan sonra, memlekete dönerek açık öğretim lisesini bitirdim.
Çocukluğumdan itibaren müziğe bir ilgim vardı. Nitekim, körler okulunda Piyano eğitimi aldım ve korolarda şarkılar söyledim.
Liseden sonra, Konservatuara gitmek istedim.
Lakin, o yıllarda körleri konservatuara kabul etmiyorlardı.
Gerekçeleri ise, gerekli araç, gereç yok ve iç tüzüğümüzün ilgili maddeleri buna engel oluyor gibi bahanelerdi.
Neyse ki, günümüz gençleri yapılan mücadeleleri kazandılar ve Güzel Sanatlar liseleri ile Müzik Eğitim Fakültelerinde okuyabiliyorlar.
Bağımsız Hareket:
Ben, tek başıma dışarıda fazla gezemiyorum.
Çocukluğumdan beri aşırı korumacı olan bir annenin evladı olarak bağımsız hareket yeteneğim zayıf kaldı.
Son birkaç yıldır beyaz bastonumu kullanabilmeye başladım.
O nedenle, vefakar annelerimizden özel gereksinimli evlatlarını biraz serbest bırakmalarını ve bağımsız olarak hareket ettiğimizdeki mutluluğumuza ortak olmalarını rica ediyorum.
Öyle ki, günümüz teknolojisinde navigasyon uygulamaları da bağımsız olarak hareket etmeye çok büyük katkılarda bulunuyor.
Gideceğimiz rotayı belirledikten sonra, telefon bizlere sesli olarak eşlik ediyor ve belirlediğimiz hedefe erişebilmemizi sağlıyor.
Bilgisayar ve telefon kullanımı:
Doksanlı yıllarda, bu yazıyı oturup Braille olarak yazmam ve ardından da bir görene okuduklarımı Latin harflerle yazmasını rica etmem gerekirdi.
Eğer daktilo kullanmayı öğrenmişsek normal yazı yazabilirdik. Lakin, bu defa da yazdıklarımızı yine bir görenin okuması ve hata varsa düzeltmesi gerekirdi.
Bilgisayar ve akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle birlikte hiçbir görene ihtiyaç duymadan ve hatta gecenin geç bir saatinde sizlere içimi döküyorum.
Dostlar, eğer ben bilgisayar kullanamıyor olsaydım ve bu saatte ailemden birisine gel bana bu yazıyı yaz deseydim:
“Bu saatte ne işin var. Yat uyu sabaha hallederiz” derdi.
Lakin bilgisayar bana nazlanmıyor ve dilediğim vakitte işlerimi halletmeme müsaade ediyor.
Öyle ki, kimi geceler uyku tutmadığı zaman bilgisayarımdan veya telefonumdan sesli kitap dinleyebiliyor ya da metin kitapları okuyabiliyorum.
Ayrıca, web sayfalarında dolaşabiliyor ve Mail alıp gönderebiliyorum.
İşlerimi halledebileceğim diğer programları kullanarak vakit geçiriyorum.
Nota yazabiliyor ve okuyabiliyorum.
Bütün bunları biz görme yetisi olmayanlar için geliştirilen, “Ekran Okuyucu” adlı uygulama sayesinde yapabiliyorum.
Ekran Okuyucu, ekrandaki yazı, simge ve nesneleri seslendiriyor.
Bilgisayarda klavye ile ve telefonda dokunarak etkileşime girebilmemizi sağlıyor.
Teknolojinin Getirdiği Diğer Kolaylıklar:
Akıllı telefonlar sayesinde, rengini merak ettiğimiz elbise veya herhangi bir nesnenin rengini tanıyıp bize söyleyen uygulamalar bulunuyor.
Gösterdiğimiz banknotu algılayarak para miktarını okuyan ve yazılı bir metnin resmini çekerek okuyabileceğimiz erişilebilir metne dönüştüren programlar var.
Gelişen yapay zeka teknolojisi sayesinde, merak ettiğimiz bir fotoğrafın betimlemesini bize betimleyen ve hatta ayrıntı istediğimizde detaya inebilen aplikasyonlar gittikçe gelişiyor.
Yine yapay zeka sayesinde, yerini bilmediğimiz şişe, çanta, bardak, kapı kolu ve daha birçok nesneyi kamera aracılığıyla bulabiliyoruz.
Erişilebilirlik:
Erişilebilirlik kavramı sadece özel gereksinimli bireyler içinmiş gibi düşünülse de yaşamın her alanında ve herkes için gerekli.
Kamu kurumları ile diğer bütün binaların giriş çıkışları, merdivenleri, asansörleri ve rampaları kurallara göre yapıldığında:
Yaşlılar, hamileler ve geçici sağlık sorunları yaşayan kişiler de faydalanabilirler.
Kaldırımlar çok yüksek yapılmadığında, bebek arabasıyla dolaşan insanlar da faydalanacaklardır.
Bu listeyi daha da uzatabiliriz.
Bilgisayar ve akıllı telefonlar için geliştirilen uygulama arayüzlerinin, butonlarının ve grafiklerinin erişilebilir olması gerekmektedir.
Bir diğer önemli husus da hayatı kolaylaştıran teknolojik ürünlere erişebilme meselesidir.
Özel gereksinimli bireylerin yaşamlarını kolaylaştıran bu ürünler dünya genelinde pahalıdır.
Lakin, Avrupa ülkelerinin çoğunda sağlık sigortaları bu araç ve gereçleri sağlık çerçevesinde değerlendiriyor.
Kimi ürünlerin bütün fiyatı sigorta tarafından karşılanırken, kimisi için de belli oranlar dahilinde ödeme yapmaktadır.
Ülkemizde ise ne yazık ki böyle bir uygulama henüz yok.
Sadece Beyaz baston için çok cüzi bir destek verildiği söyleniyor.
Değerli Dostlar,
Bilişim okur yazarlığının herkes için ne denli faydaları olduğu aşikar.
Yaşam hiç kimse için dört dörtlük değil.
Lakin, eğitimle, teknolojiyle ve yapamazsın/edemezsin diyenlere kulak asmadan daha rahat ve daha güzel bir hayata erişmek mümkün.
Ben, şanslı körlerden oldum.
Çünkü, hayatımda bana engel olmaya çalışanlar azınlıkta kaldı ve destekçiler çoğunluktaydı.
Örneğin: Bilgisayarı gören abimden öğrendim.
Bir şeyleri bozduğum zaman kızmadı ve aksine onarabilmem için yol gösterdi.
Sizlerin de yaşamlarınızda engel olanlardan ziyade güç veren dostlarınız olsun.
Hepinize en içten sevgilerimi sunuyor ve yaşamlarınızın güzelliklerle dolu olmasını diliyorum.
Saygılarımla,
Umut KORKMAZ
Comments