Ahenkli Tonlar

Zaman Süreci: Özellikli Bir Renk

Hepimizin bir rengi var bunu uzun zamandır biliyoruz değil mi..

Herkesin kendi rengini yansıtması gerektiği; ancak bu şekilde hayatta var olabileceği ve huzurda kalabileceği konusu hepimiz tarafından belirli tecrübelerle deneyimlediğimiz bir durum. Yansıttığımız renklerin ruhumuzla ilgili bir gerçek olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili Rumi’den bir ışık söz de var; ‘’Beden ruh vasıtasıyla hareket eder, fakat siz ruhu göremezsiniz. Ruhu bedenin hareketleriyle bil.’’ Mimari alanda yaptığımız her tasarım, kullandığımız her materyal, seçtiğimiz her renk bizi yansıtır. İstediğimiz tasarımlar kullanım kolaylığı ve sürdürülebilirliği yanı sıra bizden parçalar taşır. Bizim renklerimizi yansıtır. Bizim ruhumuzu yansıtır. Bu hayatımızın her alanında farkında olmadan seçtiğimiz bir yol, öylece kendiliğinden oluverir işte. Hayatımız da buna göre şekillenir; seçtiğimiz renklere göre. Yansıttığımız renklere göre de seçiliriz. Belirlediğimiz mimari alanda seçeceğimiz renkler de yine o mekanda var olacak insanların, o mekanı kullanacak insanların veya o mekanı tasarlayacak insanların hepsinin yansıtacağı bir renk senfonisini oluşturur. Hepimizin kendimize özel olan bu eşsiz rengini mekanlar içinde kullanımı konusunu yazmak istedim bu ay. Başlangıcımızın yine eşsiz ve rengarenk bir tat olmasını istedim bu giriş yazısıyla birlikte.

Duvar boyaları ve etkileri üzerine detaylı konuşacağımız bu yazımda renklerin etkilerini bir kez daha hatırlayacağımızı umuyorum.

Photo credit: @pinterest

Karar Verelim: Yansımanın Etkisi

Haziran ayındaki Işıltılı Bir Bakış Açısı yazımda bahsettiğim yaz renkleri yansımasında belirttiğim gibi mimaride renkler önemli bir rol oynuyor. Bir mekana girdiğimizde zihnimizde algılanan renkler daha sonra benliğimizde duyusal bir etki yaratıyor. Bu nedenle renklerin çağrıştırdığı duygular üzerinden mekanlarda kullanılması uygun olan renkler tercih ediliyor.

Renklerin mimaride bazı yapısal etkileri de mevcut. Yapı algılanması konusunda da bize yardımcı oluyor. Tavanın koyu bir renge boyanması mekan yüksekliğinin daha az

algılanmasına neden olurken sadece tek duvarın boyanması mekanda derinlik etkisi yaratıyor. Belirlediğimiz, dikkat çekmek istediğimiz noktada daha farklı renk geçişleri kullanarak bunu

sağlayabiliyoruz.

Renk detaylarına gelirsek:

Masumiyet ve sadeliğin dansı:

Beyazdan başlayabiliriz; saflığı, temizliği, masumiyeti çağrıştıran bu renk mekanlarda genişlik ve ferahlık hissi veriyor, dar mekanlarda kullanmak; mekan algısını pozitif etkiliyor.

Beyazdan ziyade açık tonlar kullanılabilir. Ekru, açık gri, açık bej gibi beyaza yakın eklemeli tonlar da aynı etkiyi yaratacaktır. Banyolar, koridorlar, küçük mutfaklar, daha mini cafeler, dar

alanlarda veya ışığın ve aydınlık kısmın az olduğu alanlarda bu tarz açık renkler kullanılmasında fayda var.

Photo credit: @pinterest

Lüksün, modernizmin buluşması:

Kırmızı sıcak bir renk, dinamizmi ve hareketliliği hissettiriyor fakat yine uzun süreli göreceğimiz mekanlarda yoğun kullanımı huzursuzluk yaratıyor ve bazı saldırganlık algısı uyandırabiliyor. Agresif ruh halini besliyor. Evimizin pek çok alanında kullanabildiğimiz bir renk. Mor rengin koyu bölümleri biraz rahatsız hissettirebiliyor fakat pek çok açık tonu ilham veriyor ve yaratıcılığı arttırıyor. Aynı zamanda ihtişam ve lüksle eşleştirilen mor rengin daha koyu tonları endişe ve hüzün yaratabiliyor. Daha çok tasarım alanlarında tercih edilebilir. Metalik tonlar daha net ve şık bir etki aratıyor. Diğer renklerle kombinlenmesi daha uygun çünkü yoğun metalik yabancılık hissini uyandırabilir.

Photo credit: @pinterest

Neşeli ve dinamik yükselişler:

Sarı renk coşku ve sevinci içinde barındırıyor. Işık etkisi de yaratabiliyor fakat yine de aynı zamanda fevri etki hissettirmesi ve sonbaharı da çağrıştırmasıyla bu iki farklı noktalardaki duygusal etkileri zihinsel olarak karmaşaya neden olabiliyor. Bu nedenle dinlenme veya çalışma odalarında kullanılması tavsiye edilmiyor ve aynı zamanda dikkatli kullanılması gereken ve fazla yoğun olduğunda kargaşa etkisi yaratan bir renk. Turuncu, canlılığın, coşkunun, hareketin rengi. Daha dinamik etkileri daha neşeli etkileri mevcut.

Photo credit: @pinterest

Doğanın dinginliğinde:

Mavi sonsuzluk, özgürlük etkisi yaratıyor. Duygusal olarak huzuru çağrıştıran, doğaya dokunan bir renk. Bu algısı dolayısı ile dinlenme alanlarında ve ofislerde rahatlık verici sakinleştirici etkisinden dolayı tercih edilebilir. Koyu tonları yoğunluğuna göre sıkıntılı olabilirken, mavinin soğukluğu veya buzu çağrıştırma gibi etkileri dolayısı ile yalnızlık hissi de doğurabilmekte aynı zamanda. Yeşil renk doğanın göz bebeği.. Cömertliği, güveni, gençliği, yeniliği, canlılığı ve umudu çağrıştırıyor. Bu renk üretmeye pozitif etkileri olduğundan dolayı pek çok yerde kullanılabiliyor. Mutfakta pek çok bölümde kullanılabilir. Pozitif etkilerinden ziyade tembellik etkisi de yaratabildiğinden çalışma alanlarında yoğun olarak kullanılması iyi olmayabilir. Kahverengi; denge, ciddiyet, dostluk etkilerini çağrıştırıyor. Doğanın rengi olduğundan resmiyetin az olması gereken yerlerde doğru etkiyi yaratacak bir renk.

Netlik üzerinde kalalım:

Lacivert, karar verme yetisini olumlu etkiliyor. Sezgilere etkisi ile düşünce olgusu ile bağdaşıyor. Verimli bir renk olarak kabul ediliyor. Yoğun çalışma ortamları için uygun bir renk. Gri renk uzlaşmanın ve dengenin rengi. Kombinasyon seçeneği çok fazla olan gri renk aynı zamanda ciddiyet ve sükûnet etkileri de vardır. Tonuna göre beyaz ve açık renkler sınıfında

değerlendirilebilir. Daha koyu tonları da yine renkleri birbirine bağlayıcı olarak kullanılabilir.

Ayrıca: Kullanılacak pastel tonları yumuşak ve rahatlatıcı, dingin etki yaratır fakat farklı ve daha canlı renklerle kombinlemesini öneriyorum çünkü her noktada pastellik durağan ve sıkıcı bir

enerji yaratıyor.

Sonuç Değerlendirmesi: Etkili Uyum

Seçtiğimiz renklerin kendimizle uyum içinde olması gerektiğini anlattığım bu yazının son kısmında; bahsettiğim konuların hayatımızın her alanında karşılaştığımız ve farkında olmasak

bile içimizde değerlendirdiğimiz bir oluşum olduğunu söylemek istiyorum tekrar.

Renklerimizi mekan duvarlarından başlayarak hayatımızın her alanında özgürce ve bıkmadan usanmadan yansıtabildiğimiz bir hayatın önemini biliyoruz hepimiz. Yansıtmak istediğimiz bu

renkleri dikkatli ve özenli kullanacak kadar bilinçli ve tecrübeli; kullandığımız bu renklerin gücünü anlayabilecek kadar anlayışlı ve sevgili olmak ağustos ayı için uygun bir dilek gibi görünüyor..

Keyifli okumalar dilerim.

Son olarak gündem konusunda enerjiyi çoğaltmak adına bir cümle daha eklemek istiyorum: Yaşam özgürlüğünün bilincinde merhametimizin yaşamaya devam edeceği bir yaklaşım belirlediğimiz uygulamalar istiyorum. Umarım vicdanlarımızın sesini duyurabiliriz.

Kapak Fotoğrafı: @pinterest

Sanat Yazarı, Restoratör İç Mimar

Betül AKYAZI @ecmella @bee.sdesigner

www.beesdesigner.co